KLASİK İÇ VE DIŞ İNCELEME
I.
DIŞ
İNCELEME:
1. ESERİN
ADI:
BİLİNMEYENE YOLCULUK (Coşkun’un Serüvenleri)
BİLİNMEYENE YOLCULUK (Coşkun’un Serüvenleri)
Bilinmeyene yolculuk
kitabı, Coşkun’un serüvenleri kitabının ikinci serisini oluşturur Kitabın isminin Bilinmeyene Yolculuk olması
çocukların bilinmedik unsurlara karşı ilgilerinin olması ve macera hissi uyandırmasından dolayı çocukların ilgisini çeker. Kitabın içindekiler bölümünü oluşturan diğer
22 bölümün isimleri ise şöyledir: Giriş,
yollar uzun uzun, hastalık günleri, durumu iyi değil, her şey öyle güzel ki,
Çankaya’daki ev, Coşkun ve Çamlıdağ ailesi, sağlam raporu, yolculuk başladı
Gökırmak’tan, altınlar nerede?, yüzbaşım bugün gelmez, üç gün daha, yolcu
yolunda gerek, Kızılcahamam serüveni, uykusuz bir gece, müthiş gece, Ankara
yolunda, işte Ankara, işe çıkma zamanı, Coşkun soruyor, gene Gürsuların evi,
sonun başlangıcı. Kitabın içindeki
bölümlerin başlıklarına baktığımızda birbirini devem eden olayları bölüm
bölüm almıştır ve bunu belli bir sıraya
göre yapmıştır. Kullanılan başlıklar hikayenin içeriği hakkında ip ucu verecek
niteliktedir
2.YAZAR
HAKKINDA BİLGİ
İSMET KÜR
29 Eylül 1916'da, İstanbul’da
doğdu. Eğitimini, Edirne Kız Öğretmen Okulu ve Gazi Eğitim
Enstitüsü Edebiyat Bölümünde tamamladı. Öğretmenliğin yanı sıra
inceleme, araştırma, öykü, şiir, roman, anı türlerinde kitaplar, radyo
oyunları ve tiyatro oyunları yazdı.
Şair ve yazar Halide
Nusret Zorlutuna’nın kardeşi, yazar Pınar Kür’ün annesidir.
22 Ocak 2013’de İstanbul’da vefat etmiştir.
Eserleri: Anılarla Mustafa Kemal Atatürk, Türkiye’de süreli çocuk
yayınları, Almanya’daki çocuklarımızın başarısızlık nedenleri, Anneler sizin
için, Çiçekler sevgi ile büyür, Yaşamak, Bilinmeyene yolculuk, Coşkun’un
serüvenleri, Yıllara mı çarptı hızımız… gibi eserleri vardır.
2. KİTABIN BASIM YERİ,YILI VE BASKI SAYISI
Basım
yeri: İstanbul
Basım
yılı: Ocak 2013
3.Kaçıncı
Baskı:Baskı sayısı: 1. basım 1000 adet.
Yazarın kitabın baskı sayısı ve kaç adet basıldığı hakkında bilgi vermesi okuyucunun
kitabın ne kadar okunduğu hakkında bilgi
sahibi olmasını sağlar.
Can
çocuk yayın evinin ürünüdür
4.KAPAK
DÜZENİ, RESİM VE CİLT KALİTESİ
Kapağın
en üstünde gri renkle ve küçük harfle çok fazla öne çıkarmadan yazarın adı
yazılıdır.
Onun altına kırmızı büyük harflerle kitabın
ismi yazılmış ve ilk bakışta dikkati kitabın ismi çekiyor. Kitabın
isminin altında serisinin adı yine gri renklerle isimden küçük olacak şekilde
yazılmıştır. Onun altında ise kaçıncı seri olduğu kırmızı renk kullanılarak
dikkat çekecek şekilde belirtilmiştir.
Ön kapakta bulunan resimde dikkati çeken
ormanlık bir alanda bir çocuk ve köpeğin yürümeleri resimlenmiştir. Kapaktaki
resim konu ile uyumludur. Resmin altında resimleyenin adı küçük harflerle ve
gri olarak yazılmıştır.
Kitabın
en altında orta kısımda kitabın yayın evinin adı belirtilmiştir.
Kitabın cilt kalitesine bakıldığında; kapağı,
parlak olarak resmedilmiş beyaz bir karton kağıdın oluşturduğu görülür. Parlaklığı
çocuk için dikkat çekicidir. Kapak iç sayfalara göre daha dayanıklıdır.
Kitap ciltlemesi sayfaların önce birbirine
daha sonra kapağa yapıştırılması ile olmuştur.
Arka
kapakta yine ön kapakta olduğu gibi en üstte yazarın adı gri harflerle
onun altında kitabın adı büyük kırmızı
harflerle dikkat çekecek şekilde yazılmıştır. Onun altında kitabın serisinin adı
ve kaçıncı seri olduğu belirtilmiştir. Bunların altında ise kitabın içinde
bulunan bir resim konulmuştur. Resim mat bir renkte verilmiştir bu açıdan
çocuğun çok fazla dikkatini çekmeyebilir.
Resmin
altında kitap ile ilgili kısa bir bilgi verip çocuktaki merak öğesini canlı
tutacak ve kitabı okumaya sürükleyecek bir soru sorulmuştur. Ayrıca kitabın sol
üst köşesinde kitabın kaç yaş aralığına hitap ettiği belirtilmiştir.
Kısaca verilen genel bilgiden sonra bu kitabın
Davranış Bilimleri Enstitüsü’nün Çocuk ve Genç Danışmanlık Merkezi tarafından
çocuğun ruh sağlığı ve gelişimi açısından uygun bulunduğu belirtilmiştir.
Kitabın altında yayın evinin amblemi ve yayın
evinin adı kırmızı renkte çizilmiş bir
kalp şekli ile verilmiştir. Son olarak da kitabın sağ tarafında İSBN numarası
sol tarafında da kitabın fiyatı belirtilmiştir.
5.
KİTAP BOYUTU, YAZI PUNTOSU, SAYFA DÜZENİ
Kitabın
boyutu: Klasik kitap boyutundadır. Sayfa sayısının da ortalama olduğu ve
okuyucunun gözünü korkutmadığı görülüyor. Yazar kitabın boyutu ve sayfa sayısı
ile ilgili göze çarpacak bir değişiklik yapmayarak okuyucuya kolaylık sağlıyor.
Sayfa
düzeni ve Yazı puntosu: Sayfa kenarları için her sayfada aynı boşluğun
konulduğu ve bu boşlukların kitabın sonuna kadar değiştirilmediği görülüyor. Kenar boşlukları
değişmese de her sayfada yazı yoğunluğu değişiyor kimi sayfalarda konuşmalar
nedeni ile daha az yazı varken kimi sayfalarda olaylar nedeni ile yoğun şekilde
yazı kullanılmıştır.
Kitap içinde kullanılan resimler bölümlere eşit
şekilde dağıtılmamıştır kimi bölümde hiç
resim yokken kimi bölümde birden çok resim kullanılmıştır. Kullanılan resimler
olaylarla bağlantılı olarak verilmiştir. Bu da çocuğun okuduğu metinde geçen
olayı zihinde canlandırmasına yardımcı olur. Kitabın son sayfasında yazar kitapla ilgili düşüncelerini
okuyucudan istemiştir
Yazı
büyüklükleri ve satır arası boşlukları çocukların seviyesine uygun şekilde
verilmiştir. Satırlar arası düzen paragraflar yardımı ile sağlanmıştır. Her
sayfaya ait numara sağ ve sol alt köşede verilmiştir. Bütün sayfalarda sağ üst
köşede dikey şekilde yazarın adı ve kitabın adı geçmektedir.
Işığı
yansıtmayan ve yazıyı arkaya geçirmeyen saman
kağıdı kullanılmıştır.
Resim,
yazı şekli ve sayfa düzeni açısından kitapta
bütünlük sağlanmıştır.
İÇ
İNCELEME
1.Özet: Bülent
Beyler köşkü satıp gidince Coşkun köşkte
yalnız kalır Abdullah Ağa ondan Bülent Beyin ona yaptırdığı kavalı ister Coşkun
vermek istemeyince çocuğa dayak atar bunun üstüne coşkun evden kaçar ve
Ankara’daki Bülent Beylerin yanına gitmeye karar verir. Yanında da köpeği
Kuzgun vardır.
Kuzgunla birlikte Bartın’a doğru yola çıkarlar baya yürür yorulurlar.
Geceyi çalılıkta geçirirler. Sabah karınlarını doyurduktan sonra Ankara’ya
gitmek için terminale giderler . kuzgun olduğu için bilet bulamazlar. Coşkun Parkta yaşlı bir amca ile konuşur yürüyerek gideceğini söyleyince amca Coşkun’a
bir harita bulur ve geçeceği yerleri işaretler. Yola çıkarlar amcanın dediği Gökırmak’a gelmişlerdi ki
coşkun yorgunluktan bayılır. Kuzgun hemen köye koşar kapılarının önünde oturan
Asiye ve kızı Güllü’yü görür çeşitli sesler çıkararak onları Coşkun’un yanına
götürür.
Güllü ve
Asiye Coşkunu eve getirirler ertesi sabah doktor çağırırlar ve Coşkun’un
kendisine gelmesini beklerler. Doktor Coşkun’un durumunun iyi olmadığını söyler
Asiye ve Muharrem biz elimizden geleni yaparız derler. Ve bir süre sonra Coşkun
gözlerini açar. Çamlıdağ ailesi Coşkuna çok iyi bakarlar ve coşkun iyice
iyileşir ve durumunu doktora anlatır doktor ona Ankara’dan birkaç adres
vereceğini söyler.
Çankaya’daki ev: Bülent Beylerin evidir. Özge bir gün okuldan gelince
bir mektup bulur babasına verir. Mektup köy muhtarından gelmiştir mektuptan Coşkun’un atkısını şeytan kuyusunun yanında bulduklarını
ve Coşkun’un öldüğünü öğrenirler. Bütün aile özellikle özge bu duruma çok
üzülür. Çamlıdağ ailesi coşkunu çok sever. Ailenin küçük çocukları Ali ve Ayşe
Coşkun ile çok keyifli vakit geçirirler.
Coşkun artık Ankara’ya gitmek ister fakat bırakmazlar. Bir gün evde
kimse yokken Coşkun bir mektup yazarak
evden çıkar. Yolda jandarma
Coşkunu geri çevirir. Asiye altınlarını çaldığını ihbar etmiştir. Coşkun
karakola getirilir. Güllü ve kardeşleri
bu duruma inanmazlar. Daha sonra altınları yanlışlıkla Güllü’nün çöpe attığı öğrenilir
Asiye ve Güllü karakola gider Coşkunu çıkarırlar. Coşkun’u yüzbaşı Gerede’ye
götürür doktordan adres almak için fakat doktor evde yoktur. Doktoru bulamayan
Coşkun bir otel bulur orada kalır. Otelin sahibi Coşkun’u çok sever. Coşkun
birkaç gün otelin kahvesinde kaval çalar ve çok beğenilir. Otel sahibinin bir
arkadaşı Kızılcahamam’a gider. Onun
arabası ile Coşkun’u da gönderir
Kızılcahamam’a
gelince Veli usta Coşkunu bırakmaz kardeşinin düğününde kaval çalmasını ister.
Coşkun da kabul eder. Düğünün ertesi günü gitmek isteyen coşkunu bırakmaz ve
borcu olan bir demirci ustasının yanına borcu karşılığı çalışması için verir. Coşkun bunu öğrenince
artık çok geçtir çünkü ona senet imzalatmışlar. Çaresiz şekilde çalışmaya devam
eder. Orada bakkal dükkanı olan Hakkı Efendi ve Coşkun’un yaşlarında Aydın
adında bir oğlu vardı. Aydın ile Coşkun çok iyi anlaşıyorlardı. Rüstem usta
Hakkı Efendiden korkardı. Hakkı Efendi’nin izin istemesi ile aydın ve Coşkun
gezmeye giderler yaşlı bir adamı kurtarırlar ve yaşlı adamda ödül olarak
bunlara para verir. Bunu duyan Rüstem bir gece sarhoş bir şekilde dükkana gelir
Coşkunu döver ve parayı ister kuzgun Rüstem’in üstüne atılır ve başı demire
değer. Coşkun ve Kuzgun Aydın’ın Türkçe öğretmeninin evine giderler.
Öğretmen Coşkunu Ankara’ya
arkadaşı ile gönderir. Coşkun, Bülent Beylerin adrese gelir fakat onları
bulamaz taşınmışlardır. Evin yerinde inşaat vardır. inşaattaki işçilerden İdris
Bülent Beyi tanıdığını ve onu götürebileceğini söyler. İdris Coşkunu uyuşturucu
satma işinde kullanmaları için yaşar diye bir adamın yanına getirir. Bülent
Beylerinde Ankara’da olmadıklarını söyler. Coşkun’un haberi olmadan ona
uyuşturucu sattırmaya başlarlar. Bir süre sonra Coşkun sorgulamaya başlar.
İdris ona da iğne yapıp bağımlı olmasını sağlayalım ve bizden kopamasın diye
bir karar alırlar. Coşkun ile birlikte çalışan Güngör buna dayanamaz gider
Bülent Beyi bulur ve her şeyi önce ona daha sonra Coşkun’a anlatır. Coşkun orada
kuzgunu bırakamaz gizlice kuzgunu almaya gelir ve İdris bunu fark eder Coşkunu
yakalar tam iğne yapacakken polis gelir o kargaşada Coşkun Kuzgunu alıp Bülent
Beyin evine gider.
2.KONU, ANA DÜŞÜNCE, YAN DÜŞÜNCELER
Kitabın
konusu: Küçük bir çocuğun hayat mücadelesi.
Ana
düşünce :insan ne yaşarsa yaşasın azim ettiği sürece başarılı olur.
Yan
düşünceler: kitap okumanın faydalı bir şey olduğu.
Herkese
güvenilmemesi gerektiği
Hayvan
sevgisi
Arkadaşlığın
önemi
Bir
şeyin doğruluğundan emin olmadan karar vermemeliyiz.
3.Metin
resim uyumu
Kitapta
15 tane resim bulunmaktadır. kitap içindeki bölümlerin bazılarında hiç resim
yokken bazılarında birden çok resim bulunmaktadır. Bunun nedeni bölümlerde
geçen olayların çokluğuna bağlanabilir.
Çünkü
kitapta resimler olaylar ile birlikte verilmiştir. Bu çocuğun kitapta geçen olayı kafasında daha
iyi canlandırabilmesini ve ilişki kurmasını sağlar.
Resimler
kara kalem ile konu için özel olarak çizilmiştir.
4.DİL İNCELEMESİ
‘öbür
beyaz gömleklilerin ilgisi, sevecenliği, dikkatlidir hastayı iyi eden,’
dedi.(dikkatidir)
Dayak
atmaya kal karlarsa elbette kaçar.(kalkarsa)
Aydın
çok, çok üzüldü.(ikilemelerin arasına
virgül konmaz)
Bunun
değil Ankara’da dün ya da bir kimsesi
bulunduğu şüpheli.(dünya)
5.DEYİM
VE ATASÖZLERİ
Atasözleri :
Besle
kargayı, oysun gözünü
Ya
bu deveyi güdersin ya bu diyardan gidersin.
Deyimler:
Aklı
ermek
Cefayı
göğüslemek
Kulak
vermemek
Kafasına
koymak
Gözleri
fıldır fıldır oynamak
Bülbül
gibi ötmek
Dilini
yutmak
Kitapta
atasözü ve birçok deyim kullanılmıştır. Atasözü az kullanılmış olması hikayeyi
dil açısından zayıf kılarken deyimlerin fazla olması ise çocuğun dilinin gelişmesine katkı sağlar.
6.Kullanılan Dil: hikayede
oldukça açık sade bir dil kullanılmıştır. yabancı kelimeler kullanılmamıştır.
Bazı yerlerinde yöresel ağızlar kullanılmıştır
Anlatım Bozukluğu
Sana peşimden gel dedik ya!(özne yüklem uyuşmazlığı
“dedim)
7.Beğenilen Edebi Cümle
Kitap tamamen
olaylar üstüne kurulduğu için edebi bir cümle yoktur. Sade bir dil
kullanılmıştır.
8.Kültürel Uyumsuzluklar
Hikayede
geçen unsurlar genel olarak bizim kültürümüze uygundur. Herhangi bir uyumsuzluk
yoktur. Kişilerde, çocuğun günlük
hayatta karşılaşabileceği tiplerdendir.
Hikayede
geçen uyuşturucu gibi kötü alışkanlıkların çok küçük yaşlara kadar inmesi bizim
kültürümüzle uyuşmaz.
DEĞERLENDİRME
Kitabın
ismi ve içeriği bir bütünlük taşır. kitabın kapak kısmında kitabın adının
kırmızı ve daha büyük harflerle yazılması kitabın ismini ön plana çıkarmıştır.
Kapak resmi konu ile ilgili, renkli ve merak uyandıracak şekilde verilmiştir.
Arka kapakta kitabın ismi ilgi çekecek şekilde
kırmızı ve büyük harflerle yazılmış. Arka kapaktaki resim ön kapaktaki resme
oranla daha mat ve küçük. Resim dışında okuyucunun ilgisini çekecek kısa bir
bilgi verilip soru sorulmuştur. Arka kapakta
Kitabın amblemi yer verilmiştir. Kitapta uygun görülen klasik boyutlar tercih edilmiş. Sayfa düzeni ve yazı
puntosu çocuğun yaş seviyesine uygun olarak verilmiş fakat resimlerin
dağılımında bütünlük sağlanamamıştır.
Kitabın konusu genel olarak hiç kimsesi
olmayan küçük bir çocuğun yaşam mücadelesidir. Hikayenin dili oldukça sadedir. Göze çarpacak derecede
anlatım bozukluğu, imla ve noktalama yanlışı bulunmamaktadır. Hikayede birden
çok deyim bulunmasına rağmen atasözü sadece iki tane bulunmaktadır.
Kitap
genel olarak olaylar üzerine kurulduğu için edebilikten uzak sade bir dili
vardır. Bu durumda çocuk kitabı sıkılmadan rahat bir şekilde anlayarak
okuyabilir.
SORULAR
1-Coşkuna
bu yolculukta kim arkadaşlık etmiştir?
2-Coşkun’un
en çok sevdiği eşyası nedir?
3-Coşkun
Ankara’ya kimin yanına gider?
4-Asiye
Coşkun’u ne ile suçlamıştır?
5-Coşkun’u
uyuşturucu işinden kim kurtarmıştır?
İncelemeyi Yapan : Elif ÖZTÜRK
Teşekkür
YanıtlaSil