Kasaba Sanat Dergisi
3 Ayda bir
çıkmaktadır.
Yıl: 3
Sayı: 10
Derginin daha önceki sayılarını okumadım. 10. Sayısı elime
geçti ve üzerinde biraz eleştiri yapmak istedim. Dergiye ilk baktığımızda maddi
imkansızlıkların sıkıştırdığı bir dergi gibi gelebilir. Ama kağıt kalitesi
ve sayfa sayısı üzerinde durulursa bunun bir yanılgı olduğu anlaşılacaktır.
Dergi 42 sahifeden meydana geliyor.
Açılışının bir şiirle olmuş olması editörüne saygımı daha da
arttırdı. Editör ilk sahifeyi kendi yazısıyla doldurmak yerine güzel bir
şiirle açılış yapmış. Devamındaki eser ‘’
Bulgaristan Edebiyat’ına dair genel bir bakışı’’ anlatıyor.
Açılış şiirinden daha güzel şiirler var derginin ilerleyen
sahifelerinde…
‘’Kasabaya Kar
Yağıyor’’ isimli bir şiir var ki; finali çok hoşuma gitti.
‘’Kasabaya kar yağıyor
Ömrüm eriyor Kutluk
Sokak’ta…’’
Dergilerde az rastlanır bir sikeç celbetti beni. 5 farklı karakterin canlandırdığı ustaca hazırlanmış bir sahne metni, güzel bir mesajla sona eriyor. Bu dergi de yok yok harbiden. İlerledikçe insan nelerle karşılaşacağına dair meraklanıyor.
Bulmaca çözer gibi derginin üzerine gitmeye devam ederken Ziya Osman Saba’nın kaleme alındığı bir biyografi çıkıyor karşımıza.
Yazı şairimizin acıklı hayat hikayesini anlatırken şiirlerinden
alıntılar yapmayı da ihmal etmemiş.
Kullandığı bir imge var ki; es geçilmemiş ve hakkı verilere anlatılmış.
(Beyaz)
Hayatı usanç içinde geçen bir adamın ölüm özlemidir : Ziya Osman Saba…
‘’Modern Zamanlarda Şiir’’ isimli bir yazı dergi içinde beni en çok boğan yazı oldu. Başlık oldukça ilgimi çekti tam damağıma göre olduğunu düşündüğüm yazıyı okuyunca ne yalan söyleyeyim hayal kırıklığına uğradım. Yazan kişiyi fazlaca yermek istemiyorum lakin yazdığı metni tek bir cümle özetliyor:’’ Dönem değiştikçe şiir de değişir.’’ Yazı biraz ağırlaştırılmış bir dille kağıda empoze edilmiş. Modern zamanlardaki şiirden çok şiirin dönemlerle birlikte değiştiğinden, şiirin kültüre bağlılığından, şiirin ırka bağlılığından söz etmiş. Başlık içeriğin habercisidir… Bana göre haberci yanlış yere gönderilmiş.
Hasan Efe isimli bir arkadaşımızın çizdiği karikatür içimi sızlattı. Karikatür anlayan için çok şeyin ötesinde
daha çok şey anlatıyor…
‘’Sözcüklerin Birikimidir Şiir’’ başlığıyla oluşturulmuş bir eser bizlerle buluşuyor dergide. Çok iddialı bir başlık. Yazarımız az çok başa çıkmış gibi görünüyor bu iddialı başlıkla. Bir yandan da şiiri kümülatif bir bilgiymiş gibi gösterdiği için kendimce kızdım yazarımıza.
Derginin en beğendiğim ikinci yazısı son sayfalara döşeli duran ‘’Güzel Sanatların Dokuz Perisi’’ isimli eser oldu. Yunan ve Latin edebiyatına ilham veren mitolojik karakterlerin tanıtıldığı harika bir metin oluşturulmuş.
Son olarak dergide şiirlere bolca yer verilmiş olması ,
derginin gönlümü kazanmasında büyük rol oynadı. Emeği geçen herkesin ellerine ,
yüreğine ve kalemine sağlık.
Şevket Önder
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder